“MİLLİ MÜCADELE’NİN 100. YILINDA AYVALIK CEPHESİ” KONULU ULUSAL SEMPOZYUMUN SONUÇ BİLDİRGESİ

Ayvalık Kaymakamlığı, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Ayvalık Belediyesi,Türk Ocağı Balıkesir Şubesi’nin birlikte düzenlediği “Milli Mücadelenin 100. Yılında Ayvalık Cephesi” Ulusal Sempozyumuna, Atatürk Kültür,Dil ve Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr.Adnan Sofuoğlu,Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof.Dr. Refik Turan, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof.Dr. Gürer Gülsevin ve birbirinden değerli  akademisyen, tarihçi ve yazarlar katıldı. Ayvalık’ın Türk İstiklal Mücedelesine ne kadar önemli katkılar sağladığının anlattığı ve Ayvalık Cephesi’nde savaşmış olan şehit ve gazi yakınlarının da proğrama davet edilip “Teşekkür Belgesi”verildiği bu büyük ve önemli sempozyuma katılım ve ilgi de yoğun oldu.  Kurtuluş Savaşı’nın İlkleri  Sempozyumun ev sahibi olarak, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin,yaptığı açılış konuşmasında, “Kurtuluş Savaşının askeri birliklerce Anadoluda ilk kurşununun atıldığı yerde; burada ; AYVALIK’ta,ilk askeri direniş, ilk isyan,  ilk cephe  gibi pek çok ilk yaşanmış, “ KUVAYI  MİLLİYE” ifadesi silahlı teşkilatlanmada ilk olarak Ayvalık cephesinde kullanılmıştır. Bu çerçevede Ayvalık cephesinin Kurtuluş Savaşında özel bir yeri bulunmaktadır. Yarbay Ali Çetinkaya, Ali bey, Köprülü Hamdi Bey,  ve Mehmet Cavit Bey’in birlikte oluşturdukları Kuvayı Milliye birlikleri  Ayvalık’ta şanlı bir direniş sergilemişlerdir. Mustafa Kemal Atatürk tarafından cepheler belirlendiğinde ,bulunduğumuz bölgeye Ayvalık Cephesine172.Alay Komutanlığını Yarbay Ali Çetinkaya’yı görevlendirmiş, 15 Mayıs’ta İzmir’e çıkan Yunan Askeri 28 Mayıs’ta bu bölgeye intikal etmiştir. Ve tarih kanıtlamıştır ki, Gazi Mustafa Kemal ,Yarbay Ali Çetinkaya ‘yı kimsenin beklemediği bu cepheye gönderirken savaşın burada başlayıp biteceğini hesap etmiş, üzerinde bulunduğumuz bu toprakların ,stratejik olarak en önemli noktalardan biri olduğunu önceden keşfetmiştir.   Bu sempozyum, eminim ki  bizi Ayvalık için daha iyi daha büyük hizmetler yapabilmemiz adına, şanlı kahramanlarımızın kanını taşımanın gururunu hissetirerek yüreklendirecektir.  Mustafa Kemal Atatürk’ün de ifade ettiği gibi” tarihini bilmeyen bir millet,yok olmaya mahkumdur.”  Bu bakımdan ,  mücadele ve kahramanlıklarla dolu tarihimizi bizlere hatırlatarak , bugünümüz ve yarınımızı aydınlatacak bu önemli organizasyonda katkımızı olduysa ne mutlu.”ifadelerini kullanarak sempozyumun önemini vurguladı.  Ayvalık Kaymakamı Gökhan Görgülüarslan ‘da  ”Miili Mücadelenin Yüzüncü Yılında Ayvalık Cephesi Sempozyumu hepimize hayırlı olsun.Bu sempozyumun hazırlanmasında Türk Ocakları Derneği’nin, Ayvalık Belediyesi’nin ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesinin katkılarına ve emeklerine şahit oldum. Değerli katlkıları için teşekkür ediyorum. Asıl büyük sorun ,biz millet olarak kendi tarihimizle ilgili,alakalı değiliz. Bu, önümüzde büyük bir sorun olarak duruyor. Toplumun büyük kesimi basından yada kulaktan dolma bilgilerle konuları biliyor.Bu nedenle ben böyle etkinlikleri her zaman önemsedim.Dünyanın bir çok yerinde milli tarihleriyle ilgili araştırma yapanlar bizim tarihimizle karşılaşırlar.Avrupa’nın, Rusya’nın, İran’ın tarihine bakınca biz çıkarız.Geçmişi sığ milletler,yapay zaferler üretip çocuklarının önüne koyarken, bizler  var olan şanlı tarihimizden yeteri kadar faydalanamıyoruz” şeklinde konuştu.  Mahalli Değil Milli Zafer  “Ayvalık Cephesi,Yunanlıların Anadolu’ya doğru sürdürmek istediği ileri harekâtı,29 Mayıs 1919’daki Ayvalık’ın işgalinden, 29 Haziran 1920’de Balıkesir’in işgaline kadar geçen 13 aylık süre içinde durdurmuş ve Atatürk’ün Samsun’dan başlayarak Amasya-Erzurum-Sivas-Ankara hattındaki Kuvayı Milliye hareketini örgütlenmesine ve düzenli orduya geçilmesi sürecine çok büyük katkı sağlamıştır. Bu bağlamda bu kutsal mücadele mahalli ölçekli değil, Türkiye genelinde yürütülen mücadelenin zafere ulaşmasında en büyük katkıyı sağlayan şanlı bir direniş destanıdır.Ayvalık cephesinden başlayarak Milli Mücadelenin zaferle sonuçlanıp Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda büyük emek ve katkısı olan Körfez Bölgesi ile Balıkesir ilinin “İstiklâl Madalyalı” şehir olmayı fazlasıyla hak ettiğini ifade etmek gerekir” şeklinde özetlenebilecek Sonuç raporu şu şekildedir.    “MİLLİ MÜCADELE’NİN 100. YILINDA AYVALIK CEPHESİ” KONULU ULUSAL SEMPOZYUMUN SONUÇ BİLDİRGESİ (Ayvalık Kaymakamlığı, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Ayvalık Belediyesi, Türk Ocağı Balıkesir Şubesi birlikte düzenlemiştir.)   Osmanlı Devleti 30 Ekim 1918’de Mondros Mütarekesini imzalayarak 1. Dünya Savaşından çekildi. Mütareke döneminde başta İstanbul olmak üzere Anadolu’da ve Trakya’da birbirinden bağımsız olarak müdafaa-i hukuk anlayışında pek çok dernek kurulmuştu. Böyle bir örgütlenme İzmir’in işgalinden bir gün sonra Balıkesir’de de yapıldı. 16 Mayıs 1919’da Okuma Yurdu toplantısından sonra bir Mevlit bahanesiyle 19 Mayıs 1919 tarihinde Alaca Mescit Toplantısı, Balıkesir’deki örgütlenmenin ilk ciddi adımlarıdır. “ Balıkesir Hareket-i Milliye Reddi İlhak Heyeti” adıyla bu oluşum Balıkesir’de 5 mahalli kongre toplamış, Hacı Muhittin Çarıklı başkanlığında Alaşehir Kongresi ile örgütlenme bölgesel bir nitelik kazanmıştır.             İzmir’in İşgali ile Batı Anadolu’da başlayan Yunan işgallerine karşı, Ayvalık’tan başlayıp Bergama, Soma, Savaştepe, Akhisar, Salihli ve Nazilli’ye uzanan cephelerin sevk ve idaresinin şerefi Balıkesir’e aittir. İngilizlerin Sevr taslağını Osmanlı Hükümetine kabul ettirmek amacıyla başlattırdıkları Yunan ilerleyişinin durdurulma şerefi de başta Ayvalık olmak üzere çevredeki ilçelere ve Balıkesir halkına aittir.             Ayvalık cephesi işgal kuvvetlerine karşı askeri ve sivil örgütlenmenin birlikte mücadele ettiği, milli mücadelemizin ilk silahlı direnişidir. Bu çerçevede İlk kurşun Ayvalık’ta atılmış, işgale karşı savunma yapan birliklerimizin ilk şehidi 172. Alayın 1. Tabur 1. Bölüğünden Üsteğmen Fahri Bey olmuştur.   Altınova, Küçükköy, Araplar (Mutlu Köy), Murateli, Kozak, Yağcıbedir, Keremköy, Gömeç, Karaağaç, Pelitköy, Burhaniye, Edremit, Zeytinli, Havran ve İvrindi’yi içine alacak biçimde genişleyen milli uyanış ve direnişin şerefi de bu bölge insanına aittir.             Yunanlıların Anadolu’ya doğru sürdürmek istediği ileri harekâtı, 29 Mayıs 1919’daki Ayvalık’ın işgalinden, 29 Haziran 1920’de Balıkesir’in işgaline kadar geçen 13 aylık süre içinde Ayvalık Cephesinde durdurulmuştur. Bu direniş, Atatürk’ün Samsun’dan başlayarak Amasya-Erzurum-Sivas-Ankara hattındaki Kuvayı Milliye hareketini örgütlenmesine ve düzenli orduya geçilmesi sürecine çok büyük katkı sağlayarak, Türk İstiklâl Mücadelesine önemli katkılar sağladığı tarihsel bir gerçekliktir. Bu açıdan bakıldığında Ayvalık cephesinde başlayan ve kısa zamanda Balıkesir’de çığ gibi büyüyen bu kutsal mücadele mahalli ölçekli değil, Türkiye genelinde yürütülen mücadelenin zafere ulaşmasında en büyük katkıyı sağlayan şanlı bir direniş destanıdır.             Balıkesir’in 29 Haziran 1920’deki işgali ile başlayan, ümitsizliğin ve çaresizliğin hâkim olduğu işgal günlerinde bile milletin istiklâlini, namus ve şerefini çiğnetmemek için Balıkesir – Ayvalık hattında oluşturulan Kuvayı Milliye Müfrezeleri işgalci Yunan kuvvetleriyle kurtuluşa kadar mücadele etmişlerdir. Milli mücadelenin 100.Yılı sebebiyle düzenlenen ‘’Ayvalık Cephesi’’ programına bu cephede savaşmış olan kahraman şehit ve gazi yakınlarının programa davet edilmesi ve programa katılan yakınlarına düzenleme kurulunun ‘’Teşekkür Belgesi’’ vermesi çok anlamlı olmuştur. Şehit ve gazi yakınları programa katılmanın mutluluğunu anlata anlata bitiremediler. 18 Eylül 1922’den itibaren Çanakkale Bölgesi Yunan takip harekâtıyla görevlendirilen 2. Ordu’nun Balıkesir’e girişiyle; Mudanya ve sonrasında Lozan Barış Anlaşmasına kadar devam eden süreçte itilaf devletleri üzerindeki siyasi ve askeri baskının devam etmesinde bu bölgenin çok önemli rolü olmuştur. Ayrıca Balıkesir ve Körfez Bölgesi 1 Eylül 1922’de başlayan Türk Askeri Takip Harekâtında yerel kuvvetlerle işgale son verme hususunda üzerine düşen sorumluluğu fazlasıyla yerine getirmiş olup 2. Ordu Karargâhıyla birlikte 18 Eylül 1922’de Balıkesir’e geldiğinde tek bir düşman askerinin kalmadığını görmüştür. Bu yönüyle Balıkesir ve çevresi kendi imkânlarıyla topraklarını işgalden kurtaran bir il olmuştur.             Ayvalık cephesinden başlayarak Milli Mücadelenin zaferle sonuçlanıp Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda büyük emek ve katkısı olan Körfez Bölgesi ile Balıkesir ilinin “İstiklâl Madalyalı” şehir olmayı fazlasıyla hak ettiğini ifade etmek gerekmektedir. 20-21 Aralık 2019 tarihinde Ayvalık’ta “Milli Mücadelenin 100. Yılında Ayvalık Cephesi” konulu ulusal sempozyuma katılan bilim insanları tarafından önerilen ortak konuları şu başlıklar altında toplamak mümkündür:             1. Ayvalık Cephesinde ve diğer cephelerde Mili Mücadeleye büyük hizmetler vermiş, Balıkesir’de Kuvayı Milliye’ye öncülük etmiş çok kıymetli tarihi kahramanlar vardır. Yeni nesilde İstiklâl ve Hürriyet fikriyle, tarih bilinci oluşturmak amacıyla kahramanların adlarının Balıkesir’in tüm ilçelerinde mahalle, sokak, cadde, bulvar, meydan, park ve önemli tesisler her kademedeki eğitim-öğretim kurumlarında ve ilgili diğer kurum ve kuruluşlara verilerek hatıralarını yaşatılması elzemdir.             2. Türk Milli Mücadelesinde hem İstiklâl ve Hürriyet için hem de bizi millet yapan maddi ve manevi bütün değerlerimizi korumak ve kurtarmak için yapılan savaşımızın genç kuşaklara iyi anlatılması gerekmektedir. Bunun için istiklalimize, hürriyetimize, milli birlik ve beraberliğimize ve bütün bunlarla birlikte bizi biz yapan bütün değerlerimize yönelebilecek bir takım olumsuz girişim ve tavırlara karşı genç nesillerimizi daha bilgili, donanımlı ve şuurlu olarak yetiştirerek milletimizin ve devletimizin sonsuza kadar payidar kalması yolunda gerekenleri yerine getirmek.             3. Ayvalık Cephesi ve yerel milli mücadeleler ile ilgili konuların yerel düzeyde müfredat programının elverdiği ölçüde yeni nesile aktarılmasının önemli olduğu vurgulandı. Bu çerçevede başta Milli Eğitim Bakanlığı ve yerel kurum ve kuruluşlar olmak üzere eğitim vb çalışmalar yapılmasının gerekliliği vurgulandı.             Sempozyumda sunulan bildiri metinleri Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından bildiri kitabı olarak bastırılacaktır. Bu etkinliğin gerçekleşmesinde emeği geçen bütün kişi ve kurumlara, sempozyuma katılan kıymetli halkımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Oldukça verimli geçen sempozyumun, sonuçları itibariyle başta Ayvalık ve Körfez Bölgesi olmak üzere Balıkesir’imize, ülkemize ve ilim dünyasına hayırlı olmasını temenni ediyoruz. 21/12/2019                                                      

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu