Çocuklarda kalp sağlığına dikkat: “Takipleri düzenli yaptıralım”

Çocuklarda kalp sağlığına ilişkin uyarılarda bulunan uzmanlar, “Yılda 12 bin çocuk doğumsal kalp hastalığıyla dünyaya geliyor, erken tanı mümkün. Doğumsal kalp hastalığı olan çocukların gerek anne karnında gerek doğum sonrası takiplerini düzenli olarak yaptıralım” dedi.

Türkiye’de her yıl çok sayıda bebek doğumsal kalp hastalığıyla doğarken kalp hastalıkları sonradan da meydana gelebiliyor. Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Dr. Damla Gökçeer Akbulut, Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Dr. Canan Yolcu da sağlıksız beslenme, hareketsizlik, obezite, gibi durumların süreç üzerine etkisine dikkat çekti. Uzmanlar, çocuklarda kalbi tehdit eden durumlara karşı bilgi verirken önemli uyarılarda bulundu.

‘Sağlık Bakanlığı verilerine göre her yıl bin canlı doğumdan 8’inde doğumsal kalp hastalığı görebilmekteyiz’ diyerek sözlerine başlayan Uzm. Dr. Damla Gökçeer Akbulut, “Yılda 12 bin çocuk doğumsal kalp hastalığıyla dünyaya geliyor. Çeşitli nedenleri olabiliyor bazen annenin gebelikte kullandığı ilaçlar ya da diyabet gibi bir hastalığı olması, genetik rahatsızlıklar, bunlar genetik olarak kalp rahatsızlıklarına yol açabiliyor. Bu hastalarda erken tanı mümkün, daha anne karnındayken fetal ekokardiyografi (anne karnındaki bebeğin kalp yapısını ve işlevini değerlendirmek amacıyla kullanılan bir tıbbi görüntüleme)yle doğumsal kalp hastalığı olan bebeklerde doğum sonrası erken müdahale yapabiliyoruz. Bazı bebekler mor doğabiliyor ancak bazılarında bu bulgular ilk ay içinde gelişebiliyor” dedi.

“Müdahale edilmediğinde yaşamsal olabilecek sorunlarla karşılaşabiliyoruz, hasta kaybedilebiliyor”

Uzm. Dr. Gökçeer Akbulut ise, “Ailede daha önceden tanısı olmayan doğumsal kalp hastalığı olan bir bebek olduğunda hızlı nefes alıp verme, morarma ya da emerken soğuk terleme gibi bulgular varsa mutlaka çocuk hekimi kontrolünde bir çocuk kardiyoloğuna hızlıca yönlendirilmesi lazım. Doğar doğmaz müdahale edilmediğinde yaşamsal olabilecek sorunlarla karşılaşabiliyoruz, hasta kaybedilebiliyor. Anne karnında olmuyorsa da doğar doğmaz ekokardiyografi yaparak tanısını koymak mümkün. Hastalarda viral enfeksiyon ve kış döneminde RSV virüsü, ilk 2 yaştaki çocuklarda sık gördüğümüz bir viral enfeksiyon, sezonuna girmiş bulunmaktayız. Doğumsal kalp hastalığı olan çocuklarda ekim, mart ayları arasında mutlaka RSV aşılaması yapılmasını tavsiye ediyorum. İnfluenza dediğimiz belirtiler varsa ya da covid sonrası miyokardit dediğimiz kalp kası iltihabı görebiliyoruz. Çok ciddi boyutlarda şok tablosu dediğimiz tansiyon düşüklüğü, taşikardi dediğimiz nabız hızlanması ve solunum yetersizliği bulguları, hastada ödem artışı, hızlı nefes alıp verme gibi bulgularla yoğun bakım yatışı gerektirebiliyor. Kalp hastası olduğundan emin olduğumuz bir çocukta yıllık aşılamalarına influenza açısından devam edilmesini öneriyoruz” diye konuştu.

“Varsa enerji içeceği kullanımının önüne geçilmesini tavsiye ediyorum”

“Günümüzde ekran maruziyetinin, paketli gıdaların tüketiminin artması hareketsizlikle birlikte obezite yaygın bir sorun oluşturmakta” diyen Uzm. Dr. Gökçeer Akbulut, “Özellikle sık göğüs ağrısı ve çarpıntı yaşayan çocuklarda ritim bozukluğu da varsa kafein tüketiminin sınırlandırılması, varsa enerji içeceği kullanımının önüne geçilmesini tavsiye ediyorum. Özellikle gazlı içecekler tüketilmemesini öneririm sadece kalp damar sağlığı açısından değil, diğer organ yağlanmaları, içerdiği ek koruyucu maddeler yönünden genel sağlık sorunu da oluşturabilmektedir. Spora katılım öncesi bir fizik muayene yapılması, ailede risk faktörü varsa ya da çocukta üfürüm duyulmuşsa mutlaka bir kardiyoloji kontrolünden geçirilmesi önerilir. Bir kardiyoloji hekimi muayenesi sonrası spora başlaması uygun olacaktır. Periyodik aralıklarla yürüyüş yapılmasını öneririm. Genel olmamakla beraber altta yatan bir kalp sorunu olduğu bilinmeyen bir çocukta, enerji içeceği kullanımı sonrası adrenalin deşarjı artacağı ve kalp kasının aniden daha fazla oksijen tüketmesine yol açacağı için ani kalp krizi riski taşıyabilmektedir. Altta yatan sorun bilinmediyse daha yaşamsal sıkıntılar gelişebilir. Sağlıklı beslenelim, yürüyüşümüzü ihmal etmeyelim. Doğumsal kalp hastalığı olan çocukların gerek anne karnında gerek doğum sonrası takiplerini düzenli olarak yaptıralım. Sadece yağlı değil aynı zamanda şekerli ürünler de yağa dönüşerek kalp ve damar sağlığını bozabilmektedir” şeklinde konuştu.

“Sağlıklı beslenmeye özen gösterelim, hareketsiz yaşama dur diyelim”

Çocukların fast food vs. gibi tüketimler yerine sağlıklı besinlerle beslenmesi, hareketsiz kalmaması gerektiğini aktaran Uzm. Dr. Canan Yolcu, “Biz aileler de herhalde çocuklarımızla çok fazla çatışmak istemiyoruz. Onların dediklerini yapan oluyoruz ve netice istemediğimiz, bu kötü sonuçlarla karşılaşıyoruz. Yağ oranları çok fazla sadece diyete bağlayamayız, tuzlu gıdalar alıyorlar, katkı maddesi içeren gıdalar da tabi etkileyebiliyor. Eşlik eden komorbidite dediğimiz durumların da olması ama en başta altını çizeceğimiz durumsa; birtakım hastalıkların ailesel, kalıtımsal özellikler göstermesi özellikle kan lipit oranlarının çok yüksek olmasına dikkat çekmek isterim. Covid döneminde MİS-C dediğimiz hastalarla karşılaştık, kawasaki hastalığına çok benziyordu. Her ağrı önemli olmayabilir ama ağrının karakteri gerçekten önemli. Ağrı uzun sürüyorsa 15 dakikanın üzerine çıkıyorsa sol tarafta başlıyor; sol kola, boyuna, çeneye yayılırsa ezici, sıkıştırıcı bir ağrıysa, altta yatan birtakım hastalıkları varsa çocuk daha önceden kawasaki hastalığı geçirmişse ailesel tromboza yatkınlık, hiperkolesterolemi (Kolesterolün kanda normalden fazla düzeylerde olması), farklı ilaç kullanımları varsa tabi ki dikkatli kontrollere gitmesi lazım. Bu tür ağrıları göz ardı etmemesi lazım. Göğüs ağrısının daha çok çocuklarda kalp dışı nedenli olduğunu biliyoruz. En çok kas, iskelet, gastrointestinal sistem, solunum sistemi hastalıkları izleyebilir. Nedeni belli olmayan bir grup da var. Acil muayenede bir üfürüm duyulmuşsa zaten hekim arkadaşımız çocuk kardiyoloji polikliniğine yönlendiriyordur. Ailelerimizi de uyarmak istiyorum; size söylendiğinde lütfen gidiniz, üzerine düşünüz. Sağlıklı beslenmeye özen gösterelim, sedanter yaşama dur diyelim” dedi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu